Türkiye Gıda Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜGİS) Lideri Kaan Sidar, 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü’nde gıda israfı başta olmak üzere aşırı tüketime dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Sidar, gıdanın geleceği için her alanda tasarrufun zorunlu olduğunun altını çizdi. “Türkiye’de yılda 14 milyon ekmek çöpe atılıyor ve ekmek israfıyla birlikte 2 milyon 500 bin metreküp su da kayboluyor. “Bireysel, sonra toplumsal faydaya odaklanarak, tasarruf ve verimli tüketim ilkelerini benimsememiz gerekiyor.”söz konusu.
Türkiye Gıda Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜGİS) Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Sidar, 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü’nde açıklamalarda bulunarak gıda güvenliğinden iklim değişikliğine, genelgeden tasarruf ve israfın değerine dikkat çekti. ekonomiden sürdürülebilirliğe. UNEP raporuna göre Türkiye’nin 214 ülke arasında en fazla gıda israfının olduğu 15’inci ülke olduğunu belirten Sidar, çöplerdeki atıkların yüzde 52’sinin gıda olduğunu söyledi. Sidar, kişisel tüketimde aşırı alımlara dikkat çekti, “Milyonlarca insan açlıktan ölürken aynı sayıda insan da obezitenin eşiğinde yaşıyor. Gıda atıkları tüm atıklar arasında en yüksek değere sahiptir. Ülkemizde her yıl 14 milyon ekmek çöpe atılıyor. Bir gıda ürününün çöpe gitmesi, tarımsal üretimde kullanılan su da dahil olmak üzere, o ürünün sofraya ulaşana kadar geçirdiği tüm aşamaların boşa gitmesi anlamına gelmektedir. Çöpe atılan bir eserin üretilmesi, lojistiğinin sağlanması, rafta ya da soğutucuda sergilenmesi için yaptığınız her şey o eserle birlikte çöpe gidiyor. Bu dünyaya yapılan büyük bir haksızlıktır.söz konusu.
GIDA OKURYAZARLIĞI ARTIRILMALI
TÜGİS Lideri Sidar, Türkiye İsrafı Önleme Vakfı’nın 2020 yılında hazırladığı rapora göre Türkiye’de her yıl yaklaşık 26 milyon ton gıdanın israf edildiğini belirtti. Sidar, atıkların sadece evde değil, tarladan tüketiciye kadar da oluştuğunu belirtti. “Marketlerde kapağı açık bırakılan soğutucular bile israfa neden oluyor. Tüketicilerin beslenme okuryazarlığını artırmaları ve bilinçli tüketim alışkanlıklarını her adımda uygulamaları gerekiyor. Ekonomik olmak artık bir zorunluluk. “İklim krizinin ve kuraklığın etkilerinin her geçen gün arttığı bir çağda başka seçenek yok.”söz konusu.
ATIKLARIN YÜZDE 61’İ EVLERDE
Dünya Tasarruf Günü’nde tekliflerini tüketicilerle paylaşan Sidar, Birleşmiş Milletler’in hazırladığı Gıda İsrafı Endeksi raporuna göre atıkların yüzde 61’inin evlerde oluştuğunu belirtti. “Alışveriş ortalama hane halkı ve tüketime göre çok önemli. Etiketleri kontrol ederek alışveriş yapmak, taze ürünleri uygun koşullarda saklamak, haftalık veya aylık mutfak planlaması yapmak, ürünleri temizlerken fazla su tüketmemek, ambalajlı ve güvenli gıda ürünleri tercih etmek.
hayati öneme sahiptir. Öte yandan geleceğimizin gıdasını korumak için gelecek nesilleri bilinçli yetiştirmek gerekiyor. Bu alışkanlıkları çocuklarımıza küçük yaşlardan itibaren aşılamalı, onları israf, emek ve tasarruf konusunda sorumluluk almaya teşvik etmeliyiz.“dedi.
YEREL SERMAYE VE HAMMADDE İSRAFI
Tasarrufun aynı anda kaynakları korumak ve sürdürülebilirliği desteklemek anlamına geldiğini belirten TÜGİS Lideri Sidar, ekmek israfıyla 2 milyon 500 bin metreküp suyun kaybolduğunu, bu maliyetin İstanbul’un bir günlük su ihtiyacını karşılamaya yettiğini belirtti. Sidar, “Atık, sadece gıdanın değil, yerli veya yabancı sermayenin, hammaddenin, emeğin, iş gücünün de israf edilmesi demektir. Döngüsel ekonominin olumlu bir seyir izlemesi için israfla mücadele edilmesi gerekiyor. Tasarruf kelimesi hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. “Bireysel, sonra toplumsal faydaya odaklanarak, tasarruf ve verimli tüketim ilkelerini benimsememiz gerekiyor” dedi.
TÜGİS HAKKINDA
Ülkemizin önde gelen işveren sendikalarından biri olan TÜGİS, aynı zamanda Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nun (TİSK) da kurucu üyesidir. Üyeleri arasında ülkemizin önde gelen gıda üreticilerinin de yer aldığı TÜGİS, yarım asrı aşkın süredir Türk gıda sanayinin gelişmesi ve uluslararası pazarlarda rekabet gücünün artırılması için öncü çalışmalar yürütüyor. TÜGİS, faaliyetlerine başladığı 1961 yılından bu yana sosyal diyaloğa, çalışma barışına ve gıda sektörünün gelişimine sürekli katkıda bulunan yenilikçi bir sivil toplum kuruluşudur.
